Sürdürülebilir Moda Nedir?
E-Bülten Üyeliği
Sürdürülebilir turizm ve Sentrum projesi hakkında son bilgileri öğrenmek için sen de e-posta adresinle kayıt ol, sana bilgiler ve öneriler gönderelim.Sürdürülebilir Moda Nedir?
İklim değişikliği üzerindeki bireysel etkimizi, enerji ve ulaşım ile sınırlandırmamalıyız. Gardırobunuzda giyilmemiş olarak asılı duran giysilerin çevresel maliyetini hiç düşündünüz mü? Evet, moda endüstrisinin iklim değişikliği üzerinde yadsınamaz bir etkisi var! Gelin, sürdürülebilir moda akımını ve moda sektörünün iklim krizindeki boyutunu beraber inceleyelim.
Modanın İklim Krizindeki Rolü
İnsanlığın iklim değişikliği konusundaki farkındalığı arttıkça fosil yakıtların iklim krizine etkisinin olduğu, üretimde alınması gereken çareler konuşuluyor. Ancak gözden kaçan büyük bir konu tüketim meselesi. Satın aldığımız giysiler ve ayakkabılar… Dev bir endüstri olan moda sektörü sera gazı oluşumunda kritik bir role sahip.
Bildiğiniz gibi günümüzde gelişmiş ülkelerde satılan tüketim mallarının üretiminin büyük bir kısmı dünyanın diğer bölgelerine kaymış durumda. Sera gazı emisyonlarının büyük bölümü dünyanın fabrikaları olarak nitelendirebileceğimiz ülkelerde, özellikle Çin ve Hindistan’da üretiliyor. İşte bu yüzden, örneğin ABD'deki hanelerin neden olduğu emisyonların %27’si aslında Çin’de üretiliyor. Ve bu oranın %12’si hazır giyim ve ayakkabı endüstrisinden kaynaklanıyor!
The World Bank’in çalışmasına göre;
• Moda endüstrisi her yıl 93 milyar metreküp su kullanıyor; bu da beş milyon insanın tüketim ihtiyacını karşılamaya yetecek miktarda bir sayı.
• Dünya çapındaki atık suyun yaklaşık %20'si kumaş boyama ve arıtmadan kaynaklanmakta.
• Giyim için kullanılan toplam elyaf girdisinin %87'si yakılıyor veya çöp sahasına atılıyor.
• Moda endüstrisi, yıllık küresel karbon emisyonları salımının %10'undan fazlasından sorumludur. Bu, tüm uluslararası uçuşlar ve deniz taşımacılığının toplamından daha fazla!
• Her yıl yarım milyon ton plastik mikrofiber, yani 50 milyar plastik şişeye eşdeğer, okyanuslara atılıyor. Bu mikrofiberler sudan çıkarılamıyor ve besin zinciri boyunca yayılıyorlar. Yani kıyafetlerimiz bizi zehirliyor!
• Birleşmiş milletlere göre bir kot pantolon üretmek için 3.781 litre su harcanıyor.
Giysilerimizin Büyük Çevresel Etkisi
Gardırobumuzun iklim değişikliğine etkisi göz ardı edilemez hale dönüşmüştür. Tekstil endüstrisi, küresel karbon emisyonları salımının %10’undan daha fazlasına denk gelen bir durumdansorumludur. Beklenti bu yüzyılın ortalarında %26’ya ulaşmasıdır. Moda endüstrisinin üretim zinciri, gıda ve inşaattan sonra emisyonlar açısından üçüncü ve en büyük sektör konumunda.
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, tekstil sektörü her yıl 5 milyon insanın ihtiyacına eşdeğer 93 milyar metreküp su kullanıyor. Buna karşılık tüm elyafların %87’si yakıldığından veya çöp sahalarına gönderildiğinden, gezegendeki tüm atık suyun en az %20’sini tekstil sektörü üretiyor.
Bu sezon moda olan ve seneye giymeyeceğimiz her kıyafetin büyük bir çevresel etkisi var!
Modada Dönüşüm Çağrıları
Bu korkutucu veriler ışığında moda ve giyim sektörüne yakından bakmak ve öz eleştiri yapmakta fayda var. Giyim sektörünün çığ gibi büyümesinde biz tüketicilerin katkısı çok büyük;
Araştırmalara göre, ABD’de her vatandaş yılda 70 pantolon değerinde kıyafeti çöpe atıyor, her giysi ortalama olarak yalnızca 7-10 kez giyiliyor ve her üç İngiliz’den biri, bir giysiyi yalnızca bir veya iki kez giydikten sonra eskidiğini düşünüyor. Dahası, aşırı tüketim çılgınlığı sebebiyle küresel giyim üretimi 2000 yılından beri ikiye katlandı.
Tüm bu verilerle birlikte, tekstil ekonomisi için dönüşüm çağrıları giderek çoğalmakta. Amaç, giysileri daha dayanıklı hale getirmek için yeni malzemelerin kullanımını keşfetmek. Yeniden kullanılabilir veya başka ürünlere dönüştürülebilir giysilerin tasarlanması şart.
Günümüzde sorumlu tüketim ve daha sürdürülebilir ürünler seçme girişimleri hükümetler, endüstriler ve kuruluşlar tarafından destekleniyor. 2018 yılında, önde gelen tekstil sektörü firmaları, 2050 yılına kadar emisyonları net sıfıra indirmek için Moda Endüstrisi İklim Eylemi Sözleşmesini oluşturdular ve Birleşmiş Milletler çatısı altında bir araya geldiler ve Sürdürülebilir Moda İttifakı doğdu.
Tüketiciler Olarak Biz Ne Yapabiliriz?
Hazır giyim endüstrisini daha sürdürülebilir kılmak ve bu sektörün iklim değişikliği üzerindeki olumsuz etkisini azaltmak için tasarımcılardan üreticilere ve tüketicilere kadar tüm aktörlerin konuya dahil olması gerekiyor;
• Giysileri yıprandıktan sonra onarabiliriz veya geri dönüştürebiliriz.
• Satın almadan önce, üreticilerin bir giysiyi üretmek için sürdürülebilir kriterler kullanıp kullanmadığını sorabiliriz,
• İkinci el kıyafet satın alabiliriz,
• Artık kullanmadığımız giysileri bağışlayabiliriz,
• Yalnızca ihtiyacımız olanı satın alabiliriz,
• Kalitesiz giysiler genellikle yıkama döngüsünden sağ çıkamaz, yani uzun vadede daha kaliteli giysiler satın almakla karşılaştırıldığında paradan tasarruf edebiliriz,
• Giysilerimizi çamaşır makinesinde tam yükte yıkayabilir ve aşındırmayan deterjanlar kullanabiliriz.
Dahası, pamuk ve yün gibi doğal lifler mekanik süreçlerde yeniden işlenirken, polyester ve naylon gibi ürünlerse kimyasal düzeyde geri kazandırılabiliyor. Bambu, keten, kenevir gibi sürdürülebilir elyaflar da pamuk üretimi için alternatif sunuyor. Bu yüzden doğal kumaşlar seçmek büyük bir etki yaratıyor.
Giysilerimizin Çevresel Etkilerini Azaltmak Yapabileceklerimiz!
Bireysel sürdürülebilir moda için tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmeli, yenilenebilir ve organik malzemelere, sıfır atık prensibine odaklanmalıyız. Elimizdekileri değerlendirip dönüştürmenin bazı basit yolları şöyle:
• Çoğu insan geçmişte ne aldığını unutur. Halihazırda sahip olduklarınızı tekrar kullanacağınız yöntemler geliştirin. Değişik kombinlere, aksesuarlara şans verin.
• “Tekrar giydim ama çare olmadı” diyorsanız sökün, kesin, biçin ve yeniden şekillendirin! Örneğin uzun kollu gömleğinizi kolsuz bir alternatife, uzun elbisenizi mini elbiseye dönüştürebilirsiniz. “Bir gün herkes tasarımcı olacak!” desek yeridir. Bir veya birkaç giysiden yeni bir şeyler üretmek için tek ihtiyaç hayal gücüdür.
• Bir leke ya da sökük uğruna giysiyi gözden çıkarmayın. Yama, ek, dantel işlemek gibi yaratıcı fikirler geliştirin.
• Rengi sararmış giysilerinizi boyayın. Doğal boya olarak kullanabileceğiniz çay, kahve, pancar, nar kabuğu, zerdeçal kullanın.
• Giysileri bağışlamak ve ikinci el kıyafetler almak da dönüştürmenin etkili bir yoludur.
Daha temiz bir doğa, daha sürdürülebilir bir gelecek için her birey giyim alışkanlıklarını tekrar ele almalı, kolektif çabaya dahil olmalıyız. Döngüsel ekonomiye katkıda bulunarak karbon ayak izimizi azaltabiliriz. Moda endüstrisinin sürdürülebilirliği gezegenimizi daha yaşanabilir getirecektir.
Zaman yeşil bir gelecek için üretim ve tüketim alışkanlıklarımızı yeniden düşünme zamanı!